T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
BİNGÖL / MERKEZ - Türkiye Büyük Millet Meclisi Vakfı Bingöl Fen Lisesi

Haberler

Mrt

Kırım-Kongo kanamalı ateşi nedir?

Kırım-Kongo kanamalı ateşi (KKKA), Nairovirüslerin neden olduğu ateş, cilt içi ve diğer alanlarda kanama gibi bulgular ile seyreden kene kaynaklı bir enfeksiyondur. Son yıllarda tedavide görülen gelişmelere rağmen, bu enfeksiyonlarda ölüm oranları hala yüksektir. İnsanlarda klinik ve subklinik olarak seyreden, kenelerin vektörlük yaptığı ve insanlarda sendromlar halinde görülen önemli bir enfeksiyondur. İnsanlarda başlıca ensefalitler, kısa süren ateşli hastalıklar, kanamalı ateşler, poliartrit ile ön plana çıkan sendromlar şeklinde görülür.

Kırım-Kongo kanamalı ateşinde(KKKA) etken nedir?

Bunyaviridae ailesine bağlı Nairovirus soyundan virüslerin meydana getirdiği, Bu grup virüsler, 100 nm (nanometre) büyüklüğünde, Ribonükleik asit (RNA) içeren, heliksel kapsidli ve zarflı virüslerdir.

Kırım-Kongo kanamalı ateşi hastalığı ilk nerede tanımlanmıştır?

Kırım-Kongo kanamalı ateşi (KKKA) ilk kez 1944 ve 1945 yılı yaz aylarında Batı Kırım steplerinde çoğunlukla ürün toplamaya yardım eden Sovyet askerleri arasında görülmüştür. Hastalığa Kırım hemorajik ateşi adı verilmiştir. 1956 yılında Zaire’ de ateşli bir hastadan Kongo virüsü tespit edilmiştir. 1969 ise Kongo virüsu ile Kırım hemorajik ateşi virüslerinin aynı virüs olduğu belirlenmiş ve Kırım-Kongo kanamalı ateşi olarak hastalık yeniden adlandırılmıştır.

Kırım-Kongo kanamalı ateşi bugüne kadar hangi ülkelerde tanımlanmıştır?

Hastalık sıklıkla Afrika, batı Asya ile Ortadoğu ve doğu Avrupa'da görülmektedir. Kırım-Kongo hemorajik ateş virüsünün Bulgaristan, Makedonyada, Pakistan, Irak, Afganistan, İran, Kosova, Kazakistan, Sahra altı Afrika ülkeleri, eski Sovyetler Birliği, Yugoslavya, Yunanistan, Arap yarımadası, Dubai, Kuveyt, Çin ve Moritanya’da salgınlar yaptığı bildirilmiştir. Bu sendromlardan kanamalı ateşler grubunda yer alan Kırım-Kongo kanamalı ateşi (KKKA), 2002 yılında bahar ve yaz aylarında bazı illerimizde görülmüş ve Sağlık Bakanlığının yapmış olduğu çalışmalar neticesinde hastalığın KKKA olduğu doğrulanmıştır.

Kırım-Kongo kanamalı ateşi virusu insanlara nasıl bulaşmaktadır?

İnsanlar virüsü; Enfekte kenelerin yapışması/kan emmesi sırasında salgıladıkları tükürük salgısı ile, Enfekte kenelerin çıplak elle ezilmesi sırasında temasla, Viremik hayvanların kan ve dokuları ile temasla, Viremik hastalarla (kan ve diğer vücut sıvıları)temas ile olmaktadır.

Kırım-Kongo kanamalı ateşi virüs bulaştıktan ne kadar süre sonra ortaya çıkar?

Kuluçka süresi; virüsün alınma şekline bağlıdır. Kuluçka süresi kene ısırmasından sonra 2-14 gün arasında değişmekle birlikte genellikle 1-3 gündür. Virüsü içeren kan ve diğer doku ya da atıklar ile temastan sonra genel olarak bu süre 5-6 gündür ve 14 güne kadar uzayabilmektedir.

KKKA 'ne yakalanmış insanlarda hastalık belirtileri nelerdir?

İnsanlarda; hastalık ateş, üşüme-titreme yaygın kas ağrıları, bulantı-kusma, ishal, yüzde kızarıklık, karaciğerde büyüme ve kanama ile kendini gösterir. Ateş, kırıklık, kas ağrısı, iştahsızlık, baş ağrısı, aşırı duyarlılık, sırt ağrısı, kol ve bacaklarda ağrı, mide bölgesinde ağrı, bel bölgesinde ağrı gibi belirtiler ile ani olarak başlamaktadır. Bazen bu bulgulara kusma, karın ağrısı ve ishal ilave olabilmektedir. Gövde ve kol ve bacaklarda cilt içi kanama görülebilir. Burun kanaması ve değişik alanlarda kanama bulguları bulunabilir. ( Detaylı bilgi için Sağlık Bakanlığı )

Kırım-Kongo kanamalı ateşi nasıl kontrol edilir ve nasıl korunulur?

Tüm enfeksiyon hastalıklarında olduğu gibi KKKA’da da korunma ve kontrol önlemlerinin alınması çok önemli ve gereklidir.

a- Hasta ve hastanın sekresyonları ile temas sırasında mutlaka koruyucu önlemler (eldiven, önlük, gözlük, maske vb.) alınmalıdır. Genellikle hava yolu ile bulaşmadan bahsedilmemektedir. Ancak, kan ve vücut sıvıları ile temastan kaçınılmalıdır. Bu şekilde bir temasın söz konusu olması halinde, temaslının iki hafta süreyle ateş ve diğer belirtiler yönünden takip edilmesi gerekmektedir. (ateşin 38,3 °C veya üzerinde olması halinde acilen tam teşekkülü hastaneye başvurulmalıdır. Hasta olan kişilerin kullandığı malzemeler ve tuvaletler çamaşır suyu ile dezenfekte edilmelidir

b- Hayvan kanı, dokusu veya hayvana ait diğer vücut sıvıları ile temas sırasında da gerekli korunma önlemleri alınmalıdır.

c-Kene mücadelesi çok önemli olmakla birlikte oldukça zor görülmektedir. Keneler yumurta dönemleri hariç diğer biyolojik evrelerinde insanlara hücum ederek kan emebilir. Hem mera keneleri hem de mesken keneleri gelişmelerini sürdürebilmek ve nesillerini devam ettirebilmek için konakçılarından kan emmek zorundadırlar; genel olarak da konakçı spesifitesi göstermezler. Bu nedenle öncelikle konakçılar kenelerden uzak tutulmalı ve kenelerin kan emmeleri engellenmelidir.

d-Mümkün olduğu kadar kenelerin bulunduğu alanlardan kaçınılması gerekmektedir. Hayvan barınakları veya kenelerin yaşayabileceği alanlarda bulunulması durumunda, vücut belirli aralıklarla kene yönünden muayene edilmeli; vücuda yapışmamış olanlar dikkatlice toplanıp öldürülmeli, yapışan keneler ise kesinlikle ezilmeden ve kenenin ağız kısmı koparılmadan bir pensle doğrudan alınmalıdır. (Isırılan yer; bol sabunlu suyla yıkanıp temizlendikten sonra, iyotlu antiseptik sürülmelidir.)

e- Diğer önemli hususlardan birisi de piknik amaçlı olarak su kenarları ve otlak şeklindeki yerlerde bulunanlar döndüklerinde, mutlaka üzerlerini kene bakımından kontrol etmeli ve kene varsa usulüne uygun olarak vücuttan uzaklaştırmalıdır. Çalı, çırpı ve gür ot bulunan yerlerden uzak durulmalı, bu gibi yerlere çıplak ayakla veya kısa giysilerle girilmemelidir.

f- Özelikle kırsal alanlarda dolaşılırken açık renkli vücudu örten elbise ve çizme giyilmeli veya ayakkabı giyilecekse pantolon paçaları çorap içine alınmalıdır.

g-Hayvan barınakları kenelerin yaşamasına imkan vermeyecek şekilde yapılmalı, çatlaklar ve yarıklar tamir edilerek badana yapılmalıdır. h- Hayvan sahipleri ; hayvanların sağım ve kesim zamanını dikkate alarak; hayvanlarını ve hayvan barınaklarını kene ve diğer dış parazitlere karşı uygun ektoparaziter ilaçlarla yılda iki kez ilaçlamalıdır.

i- Gerek insanları gerekse hayvanları kene enfestasyonlarından korumak için repellent olarak bilinen böcek kaçıranlar dikkatli bir şekilde kullanılabilir. (Repellentler; sıvı, losyon, krem, katı yağ veya aerosol şeklinde hazırlanan maddeler olup, cilde sürülerek veya elbiselere emdirilerek uygulanabilmektedir. Aynı maddeler hayvanların baş veya bacaklarına da uygulanabilir; ayrıca, bu maddelerin emdirildiği plastik şeritler, hayvanların kulaklarına veya boynuzlarına takılabilir.) j- Kenelerin çevrede çok olması halinde; mera, çayır, çalı, çırpı ve gür otların bulunduğu yerler gibi kenelerin yaşamasına müsait alanlarda, diğer canlılara ve çevreye zarar vermeden, çok dikkatlice akarisid uygulamalarına başvurulabilir. Genel olarak geniş çevre ilaçlamaları faydalı görülmemektedir. k-Açık alanlarda yapılabilecek kene mücadelesi amacıyla, her bir hektara aktif madde olarak carbaryl ve propoxur hektara 2 kg, deltamethrin ve lambda-cyhalothrin 0,003- 0,3 kg, permethrin 0,03-0,3 kg, pirimiphos-methyl ise 0,1-1 kg olarak uygulanabilmektedir Bakanlığımız il ve ilçe Müdürlüklerince ilkbahar ve sonbahar döneminde olmak üzere yılda en az iki kez ağıllar ve ahırlarda, hayvan gübrelerinin döküldüğü alanlar, çeşme başları ve hayvan durakları ile parazitlerin bulunabileceği muhtemel alanlarda pülverizatör ile ilaçlama yapılmasının yetiştiricilere iyi bir şekilde anlatılması gerekmektedir. Aynı dönemde büyük ve küçükbaş hayvanların ektoparaziter ilaçlanmanın yapılması, Kene Mücadelesinde; hayvan yetiştiricileri, Sağlık Bakanlığı, yerel yönetimleri desteğinin sağlanması sorunun çözümünde zorunluluk arz etmektedir. Günümüze kadar kullanılan hiç bir mücadele yöntemi (bir kaç sınırlı alan hariç), tam bir kene eradikasyonu sağlayamamıştır. İnsan ve hayvanlardan kan emen kenelerin sayısını düşük maliyetlerle kabul edilebilir sınırlara indirilmesi hedeflenmelidir.

Akarisid ile kene kontrolünün başlıca 7 zorluğu vardır

1. Kenelerin yoğun biçimde tarım ve orman alanları içinde yayılmış olması, çevreye zarar verecek düzeyde akarisid kullanımını gerektirmektedir.

2. Akarisidlerin kenelerin konakları üzerinde tutundukları bölgelere ulaşabilmesi ancak konağın tüm vücudunun yıkanmasını gerektirmektedir

3. Konak üzerinde bulunmadıkları süre içinde keneler akarisid ilaçların ulaşamayacağı yerlerde saklanmaktadır.

4. Kenelerin yüksek orandaki üreme yeteneği (3000-7000 yumurta) ilaçlamaların düzenli bir sıklıkta yapılmasını gerektirmektedir.

5. Kenelerin uygun olmayan çevre koşullarında çok uzun süreler boyunca canlı kalabilmeleri.

6. Kenelerin konak seçiminde çok alternatifinin olması

7. Akarisid direncinin oluşması

Mrt

2. Dönem I. Yazılı Konu Soru Dağılım tabloları sınavlar düzeyinde aşağıdaki tabloda verilmiştir.

Şbt

Mrt

Bingöl'ün Parlak Zekaları, Elazığ'daki Bölge Finalinde Teknoloji ve Tasarım, Yazılım, Fizik, Coğrafya ve Değerler Eğitimi Alanlarında Zirveye Oturdu.

Mrt

Okullarda deprem anı ve tahliye tatbikatı aşamaları aşağıdaki gibidir; I. AŞAMA Deprem Anı Uygulaması (Çök-Kapan-Tutun Hareketi): •Okulda deprem anı uygulaması, ders saatinde ve kapalı alanda (sınıf, laboratuvar, kütüphane vb.) yapılıyor ise öğretmenin “Deprem!” diye bağırması veya bir anons ile başlar. •Öğrenciler ve öğretmen sakin kalarak bulunulan yerde Çök-Kapan-Tutun hareketini yaparlar: o Pencerelerden, raf, dolap veya benzeri ağır ve sabitlenmemiş eşyalardan uzak, güvenli bir alanda veya sağlam bir nesnenin yanında (örn. sıranın yanında) “Çök”. o Özellikle sırt pencerelere dönük bir şekilde “Kapan”arak bir elle baş ve enseyi düşen nesnelerden koru. o Tehlike sona erene kadar (ikinci bir uyarıya kadar) yanındaki büyük ve ağır eşyalara (örn. sıranın ayaklarına) “Tutun”arak kendinisabitle (Hiçbir eşyanın olmaması halinde bir el yere konularak destek alınır). Tutunulan kolun üzerine yüz koyularak düşen cisim ve nesnelerden yüz ve gözler korunur. • Deprem uygulaması anında, açık alanda bulunuluyorsa dışarıda kalmaya devam edilir. Binalardan, direklerden, duvar diplerinden uzakta durulur. Binalardan düşebilecek cam kırıkları, sıva gibi nesnelere karşı bulunulan yerde yine Çök-Kapan-Tutun hareketi yapılır. •İkinci uyarı veya anons ( 2 dk sonra) ile depremin bittiği bilgisi verilir ve tahliye aşamasına geçilir.

 

Tahliye Tatbikatı: •İkinci anons ile öğrenciler ve öğretmenler, okul idaresi tarafından belirlenmiş olan tahliye güzergahında, öncelik ve sınıf sırasına göre tek sıra halinde, Acil Çıkış (yangın) merdivenleri veya merdivenlerin duvara yakın olan taraftan başın üstüne kitap veya ellerle koruyarak dışarıya çıkarlar. •Öğretmen, tahliye esnasında öğrencileri yönlendirir, engelli öğrenci var ise en son o öğrencinin tahliyesini sağlayarak sınıfı ve binayı boşaltır. Engelli kişinin tahliyesinde gerektiğinde diğer öğrenciler (ortaokul ve lise seviyesinde) de destek verir. •Okul Afet ve Acil Durum Planında önceden belirlenmiş olan “Acil Durum Toplanma Alanı”nda; binalardan, elektrik direkleri ve panosundan, yapısal olmayan düşebilecek nesnelerden uzak, okul bahçesinde her sınıf kendi içinde halka oluşturacak şekilde bekler.

Şbt

55. TÜBİTAK 2204A Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışmasında Öğrencilerimiz Matematik, Fizik, Kimya, Biyoloji, Teknolojik Tasarım, Yazılım, Coğrafya, Psikoloji ve Değerler Eğitimi kategorilerinde yarışan 19 projeyle finale kaldılar. Finale Kalan 19 projeyle okulumuzun Türkiye 1. si olmasını sağlayan tüm öğrencilerimizi ve danışman öğretmenlerimizi tebrik ediyoruz.

Şbt

TBMM Vakfı Bingöl Fen Lisesi 'Gezi, Doğa ve Çevre Kulübü' öğrencileri ile 'Okulda Mini Sera' adında bir çalışma yaptık. Çalışmaya Kulüp Rehber Öğretmeni Doğan Karasu ve Biyoloji Öğretmenimiz Renin Yavuz hocalarımız eşlik etti. 9 adet saksıya sebze ekimi yaptık. 'Okulda Mini Seramız'a yerli domates, yerli biber, kırmızı kapya biber, patlıcan, turşuluk biber, çarliston biber ve iki çeşit süs biberi ektik. Etkinliğe katılan öğrencilerimizi tebrik ediyoruz.

Şbt

İL SATRANÇ TURNUVASINDA (GENÇLER KATEGORİSİ) ERKEK VE KIZ TAKIMLARIMIZ İL İKİNCİSİ OLDU.

Kızlar Kategorisinde;

-İclal ÇİNTAY

Çağla Irmak GERGÜY

Eylül ÇAPARLAR

Lorin BAZANCİR

Erkekler Kategorisinde;

Kadir Mirvan İŞLEK

Yusuf Berk KAYMAZKAYA

Eren TÜTÜNEN

Muhammed Enes SALCI

Ömer Faruk AYDIN...    turnuvada yarıştılar.

 

Öğrencilerimizin gösterdikleri başarı için her birini ayrı tebrik ediyoruz.

 

Sıddık KIZILBOĞA hocamıza da öğrencilerimize olan rehberlik ve refakatinden dolayı teşekkür ediyoruz.

Şbt

2023-2024 eğitim öğretim yılı 2. dönem 1. yazılı sınavları kapsamında  9. sınıf Türk dili ve edebiyatı dersi için 26 Mart 2024 Salı günü ve   9. sınıf matematik dersleri için ise 27 Mart 2024 Çarşamba günü ülke genelinde ortak sınav yapılacaktır.

Ock

Görsel Sanatlar öğretmenimiz Saadet Hivda BAZANCİR ve  Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi hocamız Fatma VARAN'ın sosyal sorumluluk projesi kapsamında öğrencilerimizle birlikte okul duvarları ve spor salonunun sanatsal alana dönüştürdüler... 

Öğrencilerimizi ve öğretmenlerimizi tebrik ediyoruz 

Ock

"OKU-YORUM, YAZI-YORUM" Projesi kapsamında okulumuz öğrencileri tarafından Kutadgu Bilig paneli gerçekleştirildi.

Panelist;

Ecrin KORKUTATA

Hümeyra BOZKURT

Şennur İRKEK

Şevval DEMİR

Ecrin BÜRKEK

Cansu BOR 

ÖĞRENCİLERİMİZE VE ÖĞRENCİLERİMİZE REHBERLİK EDEN TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ÖĞRETMENİMİZ YUSUF BÜRKÜK'E TEŞEKKÜR EDİYORUZ...

Ock

2023-2024 EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI 1. DÖNEM SONU ETKİNLİK PROGRAMI

Eyl

Okulumuzda Uygulanacak 1. Dönem Yazılı Tarihleri Aşağıdadır

Ara

Bent                âfâk                       serhad                   cânân           

cüdâ                 vecd                  ceriha                 mücerred            

                Ebediyen                 izmihlâl

 

Kükremiş sel gibiyim; bendimi çiğner, aşarım;

Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım

 

Garb’ın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar;

Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.

 

Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Hudâ,

Etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ.

 

O zaman vecd ile bin secde eder –varsa- taşım;

Her cerîhamdan, İlâhî, boşanıp kanlı yaşım,

 

Fışkırır rûh-i mücerred gibi yerden na’şım;

O zaman yükselerek Arş’a değer, belki başım.

 

Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl:

Kas

24 Kasım Öğretmenler Gününde şehit öğretmenlerimizi unutmamak, onları anmak, aziz hatıralarını yad etmek adına öğrencilerimizin eserlerinden oluşan Resim Sergisi düzenlendi. Sergiye katılan İl Valimiz Ahmet Hamdi USTA Sergiyi gezerek, resimleri yapan öğrencilerden eserleri hakkında bilgiler aldı. Sergiye eserleriyle katkı sunan öğrencilerimize ve Görsel sanatlar öğretmenimiz Saadet Hivda BAZANCİR'e teşekkür ederiz.